2024’e 4 kala.

Hayatım iş olmuş. Aklıma yazmak için bir şeyler gelmedi. Bu iyi bir şey mi yoksa kötü mü bilmiyorum. Çalışmak güzeldir. Ama ben ne yapmak istiyordum şu an ne yapıyorum? 12-13 yaşlarında sanırım Youtube’a eğitim videoları vb. şeyler çekerek bu işe başladım. Ve bugüne kadar içeriklerle ilgilenme ve yayınlama sürecim devam etti.

Ama bu süreçte 6 yaşlarında ticari uçak pilotu olma, biraz daha büyüdükçe askeri pilot olma isteği üniversite yıllarında bilgisayar mühendisliği ve okulun bitmesine 6 ay kala medya sektöründe çalışmaya başlamak.

Ve şu an bu sektörde profesyonel olarak 5-6 ay sonra 5. senemi tamamlıyor olacağım. 2023 yılında 30 yaşımı doldurdum. Şimdi önümüzde 2024 var. Aslında bir gün önce bir gün sonra ne fark ediyor diyebilirsiniz. Ama hiç şöyle hissettiğiniz oldu mu? Mesela excelde 500 tane veri girmeniz lazım. Bu işe başlarken bir oturuşta 100 tane girmeden kalkmacağım dediğiniz de mi daha verimli olur yoksa önünüzde 500 rakamı var ve rast gele masa başına oturup kalktığınızda mı bu verileri daha hızlı girip, bitirirsiniz?

Tabii ki hedefler belirleyerek ve bu işe odaklanarak.

Bunuda öyle düşünün 2023 bizim için 500 veri. Ve biz bunu parçalara ayırarak verileri tek tek dolduruyoruz. 2024’te bizim için bir başka 500 veya 1000 veri demek olabilir. O yüzden her seneyi bir paket olarak düşünmek benim seneye bakış açımı değiştiriyor. Her aya özel hedefler, her haftaya özel hedefler, güne özel hedefler belirlememi sağlıyor.

Bu seneki halime çok şükür diyorum. Ama ölüm yokmuşcasına bu dünya için yarın ölecekmiş gibisine ahiret için çalışmak nasip olur inşallah. Ama şu anda en büyük problem işim olan sosyal medya diyebilir miyim acaba? Bu arada yazarken düşündüğüm için bunun benim için bir sıkıntı oluşturup oluşturmadığını birlikte hesaplamaya çalışalım. İş hayatım gerçekten bu sene özelinde yeni bir platform açmamızla birlikte çok değişti. Çok fazla sorumluluk ve iş yükü aldım gibi hissediyorum. Ama iş temelinde sosyal medyaya dayanıyor. Ve sürekli bir şeyleri takip etmek, ekipin ilerleyişini sağlamakta bu iş ile gelen sorumluluklardan.

Yaptığım işi yapmak isteyen çok kişi olabilir. İş çok kolay gözükebilir ama insanlar çok fazla değişkenden haberdar değil. Bir video hazırlayıp paylaşıyorsunuz gibi görebilir. Gerçekle bu durumun alakası yok.

Platformu hazırladığımız içeriklerle Türkiye’de en çok etkileşime sahip ikinci dijital platform sosyal medyası seviyesine getirdik. Ve bu 6-7 ay gibi bir sürede gerçekleşti. Türkiyedeki toplam dijital platform sayısı 10 civarı bu arada. Bu insana ayrı bir haz veriyor tabii ki. Ve çalışmayı seven birisi olarak; günde 18 saate yakın çalışmışlığım çok oldu. Ve bunu insanlar şöyle algılayabiliyor 18 saatin 6-7 saati yatıyorum, kalkıyorum geziyorum vs. Öyle bir şey yok. Taş çatlasın 2 defa yemek yiyorum onlarıda genelde pc başına getirip bir taraftan işime devam ediyorum. Buna benzer ihtiyaçlar dahilinde kalkmam. 18 saatte 1-2 saati buluyor veya bulmuyordur. geri kalan 6 saat uyumakla geçiyor zaten.

Yaptığım iş uzun vadede anlamı olan bir iş olduğu için ve bunun kuruluşunda, ilerleyişinde bulunduğum için mutluyum ama bir yerden sonra kreatiflik yok olup monotonluğa binen bir sürece girince insan düşünmeye başlıyor. İşi kreatif tutmak içinde farklı değişkenler gerekiyor. Bu kadar detaya giremicem ama o kreatiflik şu an bende düşük seviyede. Kendim üretmeyi bıraktım ve bıraktıktan sonra geri üretmeye dönmek zor oluyor. Bunu herhalde 30 yaşına kadar 3-4 defa yaşadım. Bıraktım, başladım, bıraktım, başladım… Aslında deneyim sahibi olduğum için bunu ilk defa yaşayacak birine göre geri dönmem daha kolay olmalı. Ama şöye bir durum var çalıştığım kuruma karşı oluşturduğum disiplinli yapıyı kendi hayatımda uygulayamıyorum şu an için. Ama bir yolunu bulacağım.

Şimdi bu sene neler yapmışız bir düşünelim. İş hayatı dışında gezi yönünden iyi bir yıl oldu diyebilirim.

Bir New York, Amerika ziyaretim oldu. Bosna Hersek, Kosova, Kuzey Makedonya, Arnavutluk ve Karadağ’ı ziyaret etme imkanım oldu. Seneyi 6 ülke ile kapadım. İş hayatı devam ederken bu tarz molalar gerçekten iyi geldi. Medya sekötründe bir çok set ziyareti, gala vb. etkinliklere katılıp Türkiye’de ünlülerin %50-60’ı ile öyle ya da böyle tanışmış olabilirim. Ama bunun tabii ki bana bir faydası gerçek manada yok. Twitter’a özel içerikler çıkmaya çalıştım ama devam ettiremedim. Türkiye’nin dijital platformunu açtık. Yarış droneu topladık. Hayatımda ilk defa bir basket maçına gittik.

Ama şu an IG hikaye paylaşımlarıma bakarken şunu fark ettim. Belkide deprem ve Filistin olayları bu sene durgunlaştırıp sadece kurum işlerine odaklanmama sebep olmuş olabilir. Ama sonrasında şunu fark ediyorum. Daha faydalı olmak için bu durumlardan sonra daha fazla çalışmalıyım. Bu blog yazısını yazma sebeplerimden biride bu olabilir. Kendimi daha üretken bir konuma getirmek.

Çünkü kendime vakit ayırıp farklı şeylerle ilgilenmezsem zamanla köreleceğim ve üretmek yerine bu güne kadar yaptıklarımın üstüne başka bir şey ekleyemeyeceğim. Mesela Mimar Sinan, benim gözümde çok farklı bir mimar. Ya da İbn-i Sina veya Fatih Sultan Mehmet günümüzde Selçuk Bayraktar, Elon Musk. Yani bu insanların iş disiplini, gelişime sürekli açık olmaları çok hoşuma gidiyor. Aslında bunları yazarken bu insanlar hakkında ne kadar az okuduğumuda fark ettim. Okusam belki farklı düşüncelerim olacak veya daha da sevip hayatımda bir dönüm noktası oluşturacağım. Okumak önemli.

Şunuda fark ettim, etrafınızda uğraşan, bir hedefe koşmaya çalışan insanlar olsun. Birlikte yediğiniz, içtiğiniz, gezdiğiniz insanlarla aynı oranda ilerleyebiliyorsunuz. O yüzden kendini ve etrafını geliştirmeye açık insanlarla oturup kalkmaya çalışın. Ama aradaki küçük değişkeni unutmayalım bunu yaparken ahireti de göz önünde bulundurmayı unutmayın. Yoksa bu dünya insanlar için şöyle; Ben A’yı istiyorum sonra A’ya ulaşınca D’yi istersiniz sonra dersiniz ki neden P olmasın, en son Z dersiniz. O an neden diye düşünmeye başlarsınız. Her şeyi dengelemek önemli. Dengesiz olursak bu hayata veda ederken pişman gidebiliriz.

O yüzden 2024 yılı hepimize mutluluk, hayırlı hedefler, sağlık ve sıhhat getirir. Hedef koymayı unutmayın. Kendi özelimde hedefim olmadığında büyük patlıyorum. Her şey anlamsızlaşıyor ve boşlukta hissediyorum. Denenmiş şeyleri denemenize gerek olmayabilir ama denemek içinde ısrar ederseniz bu hayat senin, kal sağlıcakla, Allah’a emanet ol.

Leave A Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir